Hukuk Fakültesi tarafından düzenlenen “Futbol ve Ceza Hukuku” temalı 2. Spor Zirvesi’nde sporda ve hukukta meydana gelen cezai ve disiplin uyuşmazlıklarına ilişkin değerlendirmeler ele alındı. Zirve kapsamında öğrencilerle bir araya gelen Rıdvan Dilmen ise futbolculuk yıllarından teknik direktörlüğüne, Türkiye Futbol Federasyonu’ndan (TFF) kulüplerin yapısına kadar kendisine sorulan birçok soruyu samimiyetle yanıtladı.
Futbol geçmişten günümüze tüm dünyada en çok rağbet gören sporların başında geliyor. Futbola olan bu ilgi; sporcuların sözleşmelerinden kaynaklanan hukuki uyuşmazlıkların yanında spor müsabakalarına katılan kulüplerin, sporcuların, görevlilerin ve taraftarların neden olduğu cezai ve disiplin uyuşmazlıklarına kadar birçok sorunu da beraberinde getiriyor. Spor hukuku alanında kıymetli çalışmalar yürüten akademisyenlerimizin konuşmacı olduğu 2. Spor Hukuku Zirvesi’nde özellikle sporda fiziki yaralanma teşkil eden hareketlerden dolayı cezai sorumluluk ve futbol disiplin hukukuna ilişkin tartışmalar masaya yatırıldı. Spor literatürüne katkı sağlamak amacıyla düzenlenen programda sunulan bildiler daha sonra kitap olarak da ilgilisiyle buluşacak.
Hukuki zeminde futbol
Haliç Yerleşkesi’nde düzenlenen programın açılış konuşmasını yapan Hukuk Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Naim Demirel, futbol endüstrisindeki sorunların, sporun ve futbolun hukuk tarafından düzenlenme ihtiyacını kendiliğinden ortaya çıkardığının altını çizdi. Hukuk Fakültemizin duayen isimlerinden Prof. Dr. Selçuk Öztek’in moderatör olduğu ilk oturumda ceza soruşturmalarının spor yargısına etkisinden seyirden yasaklanma uygulamalarına, AİHM’nin spor yargılamasına ilişkin kararlarından sporda şiddet yasasına kadar birçok mesele hukuki çerçevede konuşuldu. Prof. Dr. Murat Balcı moderatörlüğündeki ikinci oturumda ise şans ve bahis oyunları, müsabakaya giriş yasakları ve sporla ilgili bazı kanun maddeleri üzerine değerlendirmelerde bulunuldu.
“Türkiye’de futbolun geleceğiyle ilgili iyimser değilim”
1978-96 yılları arasında yeşil sahalarda top koşturmasının ardından teknik direktörlükle kariyerine devam eden, uzun yıllardır da yorumcu olarak futbolun içinde yer alan Rıdvan Dilmen, öğrencilerin büyük ilgi gösterdiği söyleşide futbolun kendisi için önemini ve Türk futbolunun geleceğiyle ilgili düşüncelerini anlattı.
Türkiye’de futbolu nasıl bir gelecek beklediği sorusuna TFF’yi işaret ederek cevap veren Dilmen, “Türkiye’de futbolun geleceğiyle ilgili çok iyimser değilim. Federasyon’un yönettiği bir futbol olursa Türk futbolu düzelir. Futbol ekonomik bir sektör haline geldiğinden beri maalesef Federasyonu kulüpler yönetiyor. Sadece futbolculardan değil, iyi hukukçular, ekonomik ve sosyal konularda iyi yöneticilerin olduğu, genel kurul yapısının değiştiği bir Federasyonla ancak işler yoluna girebilir.” diye konuştu.
“Kutuplaşma futbol terörünü besliyor”
Türkiye’de özellikle futbol yöneticileri arasında kutuplaşma olduğunu ve bunun taraftarlar arasındaki problemleri ve futbol terörünü beslediğini söyleyen Dilmen, çözüm konusunda özellikle kulüp yöneticilerine büyük iş düştüğünü belirtti. Ülkemizde büyük bir futbol kitlesi olmasına rağmen neden dünya futbolunda söz sahibi olamadığımız sorusu üzerine “istikrarsızlığa” işaret eden Dilmen, önceleri öne sürülen altyapı, ekonomi gibi sorunların artık kalmadığı günümüzde hâlâ istikrarın yakalanamamasının üzücü olduğunu ifade etti.
Yoğun bir katılımın olduğu 2. Spor Hukuku Zirvesi, konuşmacılara hediye takdimi ve Rıdvan Dilmen’in dinleyicilere forma ve futbol topu imzalamasının ardından sona erdi.
