Fatih Sultan Mehmet Vakıf Üniversitesi Hukuk Fakültesi, Uluslararası Hukuk Araştırma Merkezi (UHAM) ve İbn Haldun Üniversitesi Uluslararası Hukuk Araştırma Merkezi tarafından düzenlenen “Filistin’de İnsan Haklarını Savunmak” webinarında İsrail’in Filistin topraklarında sürdürdüğü sistematik insan hakları ihlalleri disiplinlerarası bakışla ele alındı.
“Uluslararası Hukuk” başlıklı ilk oturumda konuşan Fatih Sultan Mehmet Vakıf Üniversitesi Hukuk Fakültesi Dekanı ve UHAM Müdürü Prof. Dr. Naim Demirel, Filistin sorununun ancak uluslararası hukuk çerçevesinde çözülebileceğini belirterek, “Filistin işgal edilmiş bir topraktır. Bu sorun iç hukuk kurallarına göre değil, uluslararası hukuk çerçevesinde çözülmelidir. Özellikle 4 nolu Cenevre Sözleşmesi’nde işgal hukukuna dair sert emirler bulunmaktadır. Filistin’deki sivil halkın yerlerinden edilmesi, İsrailli işgalcilerin bu yerlere yerleştirilmesi ağır bir insan hakkı ihlalidir. Bu aynı zamanda bir savaş suçudur. Uluslararası Ceza Mahkemesi de bunu kabul etmektedir. Filistinli hukukçuların hareket etmesi gereken yer iç hukuk değil, uluslararası hukuktur.” diye konuştu.
Uluslararası hukuk bağlamında kullanılan kavramların uygulanacak hukuku da belirlediğini, bu nedenle doğru kavram kullanımına işaret eden Prof. Dr. Berdal Aral, “Birçok kişi Filistin’in bir devlet olduğunu unutarak konuşuyor. Oysa Filistin bir devlettir. Fakat Filistin işgal altında bir ülkedir. Burada çatışma değil bir işgal söz konusudur ve Filistin’in meşru müdafaa hakkı vardır.” dedi.
İsrail’in devlet olarak ilanına zemin hazırlayan Birleşmiş Milletler kararının ise bağlayıcı nitelikte olmadığını sadece tavsiye niteliğinde olduğunu kaydeden Aral, İsrail’in sistematik insan hakkı ihlalleri için soruşturma başlatılması gerektiğini ifade etti.
“Meseleye sahip çıkacak kurumlara ihtiyaç var”
“Uluslararası İlişkiler ve Siyaset” başlıklı ikinci oturumda ise İbn Haldun Üniversitesi öğretim üyesi Prof. Dr. Ali Yeşilırmak oturum başkanlığında Prof. Dr. Kudret Bülbül “Kudüs’ün Anlamı ve Yapılabilecekler”, Prof. Dr. Ahmet Uysal “Filistin Meselesinin Jeopolitik Önemi”, Dr. Öğr. Üyesi Muhammed Hüseyin Mercan ise “İsrail’in Artan Saldırganlığının Nedenleri Üzerinde Bir Değerlendirme” başlıklı konuşmalarını gerçekleştirdiler.
Prof. Kudret Bülbül, ortak bir yara olan Filistin meselesinde kullanılan kavramların da çok önemli olduğuna, yerleşimci yerine işgalci, çatışma yerine işgal, İsrail’in güvenliği yerine İsrail’in yayılması ifadelerinin kullanılması gerektiğine dikkati çekti.
Filistin konusunda çok dilli ve çok yönlü programlar, uzun soluklu çalışmalar ve meseleye sahip çıkacak kurumlara ihtiyaç olduğunu dile getiren Bülbül, apartheid ile mücadelede uluslararası komisyonu kurulması gerektiğinin de altını çizdi.
Prof. Dr. Ahmet Uysal ise 28 Mayıs 2021 tarihli New York Times gazetesinin kapağında İsrail tarafından öldürülen 67 Gazzeli çocuğun fotoğrafının yer almasını İsrail’e karşı eleştirel bir ses olarak değerlendirerek, bu konuda kamuoyu baskısının devam ettirilmesi gerektiğini vurguladı.
“İsrail dört temel insan hakkını ihlal ediyor”
“İnsan Hakları” başlıklı son oturumda ise Dr. Öğr. Üyesi Fettullah Bayraktar, “Her hâl ve şartta koruma altında olan dört temel hak vardır. Bu haklar yaşam hakkı, özgürlük ve güvenlik hakkı, mülkiyet hakkı ve din ve vicdan özgürlüğüdür. İsrail bu temel hakları hiçbir şekilde dikkate almamaktadır. İsrail bu toprakların sahibi midir? Eğer burası İsrail toprağı ise İsrail’in kendisinin imza attığı Medeni ve Siyasi Haklar Sözleşmesi ile Ekonomik ve Sosyal Haklar Sözleşmesi’ni ihlal etmektedir. Eğer burası Filistin toprağı ise işgalin de bir hukuku vardır. İsrail bu dört hakkı ihlal ederek işgal hukukunu da ihlal etmektedir.” ifadelerini kullandı.
Dr. Öğr. Üyesi Fatma Kahraman Güloğlu “Filistin’de Engelli Hakları” başlıklı konuşmasında İsrail ablukasının ve işgalinin sonucunda engelli sayısının her geçen gün arttığını ve Filistin’deki engellilerin %42’sinin okula gidemediğini, okula gidenlerin %27’sinin okula devam edemediğini, sağlık hizmetinden rehabilitasyon hizmetine kadar birçok temel hizmete ulaşamadığını da ifade etti.
Filistin ve Gazze’de yaşanan elektrik kesintisi sonrası elektrikli sandalyelerini şarj edemeyen veya asansörü kullanmayan engellilerin temel hizmetlere erişemediğini, işitme cihazları için ciddi pil ihtiyacı olduğunu aktaran Güloğlu, İsrail’in engellemesi nedeniyle engelli bireylerin söz konusu temel ihtiyaçlara erişemediğinin altını çizdi. Doğuştan engelli veya İsrail’in saldırıları sonrasında engelli hale gelen bireylerin sadece fiziksel değil psikolojik desteğe de ihtiyaçları olduğunu belirten Güloğlu, engelli örgütlerinin ve uluslararası örgütlerin desteğinin önemli olduğunu vurgulayarak engelli bireylerin insan haklarının korunması gerektiğini aktardı.
Program, konuşmacılar adına dikilen fidan sertifikalarının takdimi ve teşekkür belgelerinin sunumu ile sona erdi. Video kaydına FSMVU Youtube kanalından ulaşılabilir.